Side Antik Kenti'nin Akdeniz'e uzanan
küçük bir yarımada üzerinde İ.Ö. 7. yüzyılda Batı Anadolu'da yaşayan Kymeliler
(Bugünkü Aliağa) tarafından kurulduğu söylenir. Şehirde kullanılan yerel dile
göre Side; 'Nar' anlamına gelmektedir ki 'Nar' Anadolu'nun bereket
sembollerinden olup Roma İmparatorluğu dönemine dek şehrin sembolü olarak Side
sikkelerinde kullanılmıştır.
Side Antik Kenti, en parlak dönemi İ.Ö.
1.yy.'da Roma ile ilişkilerin kurulmasıyla başlar. Side Antik Kenti bu dönemde
hem Akdeniz'in en önemli liman kenti ve en işlek esir pazarı, hem de kültür ve
eğitim merkezi olmuş, bugün dahi ayakta olan görkemli yapılar bu dönemde inşa
edilmiştir.
10. yy'dan sonra gerek depremler gerekse
savaşlar nedeniyle şehrin yanıp halkının Antalya'ya göç ettiği anlatılmaktadır.
Bu önemli liman kentinde yaşayanların
Antalya'ya göçmesinden dolayı buranın "Yanık Antalya" olarak
anıldığını söylenir.
Side'de son yoğun yerleşim 1895 yılında
Girit Adası'ndan göçen Türkler tarafından gerçekleşmiştir. Bugün asfalt kaplı
olan ve her iki yanında yer yer sütunlu galerinin izlenebildiği ana cadde,
agora ve tiyatrodan sonra yarımadayı kat ederek limana ulaşır. Akdeniz'in en
işlek limanlarından biri olan Side, bizimde bu yaz tatil için seçtiğimiz yer
oldu. Side’ye gelip Side Antik Kentini
görmeden olmazdı . Biz burayı görmek için geceyi seçtik. Çünkü gündüz hem çok
sıcak oluyor hem de ışıklandırma çok iyi yapılmış ,size çok hoş bir görsel şölen
sunuyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder